Macaristan göçmenleri aç bırakıyor iddiası

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Macaristan'a 28'inci defa geçiş bölgesindeki sığınmacıları gıdasız bırakmaması emri verdi.

Yerel medyada yer alan haberlere göre yemek desteği kesilen Afganistanlı bir göçmen ile hamile karısı ve kızı kendilerine verilen yemeği paylaşmak zorunda kaldı.

Macaristan'daki sığınmacılara hukuki destek sağlayan Macaristan Helsinki Komitesi isimli sivil toplum kuruluşundan yapılan açıklamada, söz konusu kişinin Macar otoritelerce 2018 Ağustos'undan beri aç bırakılan 28'inci kişi olduğu vurgulandı.

Helsinki Komitesi ve diğer insan hakları örgütleri, Macar hükümetini, aç bırakma taktiğini sığınmacıların ülkeye iltica başvurusu yapmaması için kullanmakla suçluyor. Helsinki Komitesi Strasbourg'daki mahkemeye yaptığı konuyla ilgili tüm şikayetleri kazandı.

Fakat Macar hükümeti kendisini kaçak göçmenlere "bedava yemek" veremeyeceğini söyleyerek savunuyor.

Peki Macaristan'ın sığınmacı politikasında giderek artan sorunlar nereden kaynaklanıyor?

Macar yetkililer Balkanlar üzerinden gelen göçmen sayısının ekim ayından beri önemli ölçüde arttığını belirtiyor. Ekim ayı öncesinde günde 300'ün altında olan göçmen sayısı son haftalara günde bin kişinin üzerine çıkmış durumda.

Orta Avrupa ülkesinin iltica ve göç yasalarında yapılan değişikliklerle Sırbistan sınırında başvuru yapan sığınmacıların mülteci statüsü alması neredeyse imkansız hale geldi.

Prosedür nasıl işliyor?

Macaristan'da mülteci statüsü almak isteyenlerin izlemesi gereken basamaklar şöyle:

1. Adım: İltica talebi

Şahıs veya aileler Sırbistan sınırından Macaristan'a geçtikten sonra Macar yetkililere iltica talebinde bulunuyor.

Bu süreçte ailelere ve kadınlara öncelik tanındığı için bekar erkeklerin başvurularının alınma ihtimali dahi bir hayli düşük.

Macar yetkililer Sırbistan'ın güvenli bir ülke olduğunu ve bekar bir erkeğin başvurusunu kabul etmek için bir neden göremediklerini belirtiyor.

2. Adım: Geçiş bölgesi

Başvuru yapılmasının ardından iltica başvurusunda bulunanların "geçiş bölgesi" (transit zone) adı verilen 3 metre yüksekliğinde dikenli tellerle çevrili, kameralarla izlenen konteyner binalardan oluşturulmuş merkezlere yerleşmesi gerekiyor.

Prosedür boyunca sığınmacıların hukuki bir şikayette bulunma dışında dış dünya ile herhangi bir şekilde irtibata geçmesi yasaklanıyor. Şikayet durumunda ise Helsinki Komitesi'ne bağlı insan hakları avukatları ile görüşebiliyorlar.

Alman DPA haber ajansı geçen yıl hazırladığı bir dosya haberde, bu bölgeleri "Sırbistan sınırındaki gayriresmi hapishaneler" olarak tanımlamıştı. Hükümet ise bu iddiaları yalanladı.

3. Adım: Değerlendirme

Sonraki adımda yetkililer iltica başvurusunun kabul ya da reddedileceğine karar veriyor.

İlk başvurular için değerlendirme aşamasında ücret alınmıyor. Diğer durumlarda ise tercüman, hukuki danışmanlık gibi masrafları iltica talebinde bulunan kişinin karşılaması gerekiyor.

14 yaşından büyük olmaları halinde başvuruda bulunan kişinin parmak izi alınarak Avrupa Birliği veritabanına gönderiliyor. Burada amaç söz konusu kişilerin başka bir AB ülkesinde iltica başvurusunda bulunup bulunmadığını anlamak ve suç kaydı olup olmadığını tespit etmek.

Sığınmacılar ayrıca zorunlu bir sağlık taramasından geçiriliyor.

Göç Bakanlığı'nın resmi sitesine göre geçiş bölgelerinde verilen hizmetler şunlar:

Günde 3 öğün yemek. Hamile ve küçük çocuk sahibi kadınlarla, 18 yaşından küçük çocuklara 5 öğün yemek

Sağlık hizmetleri ve ihtiyacı olanlara psikolojik destek

Yatak, nevresim, sürekli sıcak su, temizlik malzemeleri, çamaşırhane, özel eşyalar için kilitli dolaplar ve kıyafet

İletişim hizmetlerine erişim

İbadethane

Çocuk bakımı, oyun parkı ve kütüphane

Spor ve eğlence alanları

Değerlendirme süreci genel olarak 60 gün sürüyor ama yetkililerin hızlandırılmış prosedür talep etme hakkı bulunuyor ve bununla iki hafta veya daha kısa sürebiliyor.

Öte yandan sürecin aylarca uzama ihtimali de bulunuyor.

4. Adım: Karar

İltica başvurusu kabul edildiğinde, sığınmacılar mülteci statüsü kazanmış oluyor ve Macaristan'da yasal olarak kalma hakkı elde ediyor. Geçiş bölgesinden mülteci merkezlerine ya da başka tesislere alınıyorlar.

Başvurunun reddedilmesi halinde, sığınmacılar mahkemede karara itiraz edebiliyor ve mahkeme yeniden değerlendirme kararı verebiliyor. Bu gibi durumlarda yetkililer söz konusu kişileri başvurusu reddedilmiş olarak kabul ediyor ve yemek vermeme gibi durumlar bu aşamada meydana gelebiliyor.

Uygulama hukuki mi?

Macar yetkililer uygulamanın kanunlara uygun olduğunu savunuyor. Eylül 2018'de hükümete iltica talebi başvurusu reddedilenlere sağlanan gıda desteğini kesme izni veren kanun yasalaştı.

Yetkililer tarafından yapılan açıklamada, "Macaristan iltica başvurusunda bulunmayanlara ve başvurusu reddedilenlere karşı sorumlu değildir. O yüzden yasa dışı göçmenlere bedava yemek verilmiyor" ifadeleri kullanıldı.

Yetkililer başvurusu reddedilenlerin herhangi bir kısıtlaması bulunmadığını ve Sırbistan'a geri dönmekte özgür olduklarını belirtiyor. Fakat bir çoğu ailesini bırakmak istemediği için bu merkezlerde kalmaya devam ediyor. Bir çok durumda da zaten Sırbistan geri dönmelerine izin vermiyor.

Macaristan hükümeti euronews'e yaptığı açıklamalarda, "Macar kanunları açık. Geçiş bölgesindeki her göçmenin ilticaya başvurma hakkı bulunuyor ve onlara barınma garantisi veriyoruz. Bunun Macaristan'a maliyeti her bir kişi için yıllık 2 bin euronun üzerinde," ifadelerini kullandı: "İltica başvurusu reddedilenlerin kanunda açıkça belirtildiği gibi geçiş bölgesini terk etmesi gerekiyor."

Helsinki Komitesi ise bu argümanı reddederek "Kapalı tesislerde zorla tutulan insanlara gıda desteği verilmesi devletin temel yükümlülüklerinden biridir. Söz konusu kişinin iltica başvurusu yapmış olması ya da reddedilmiş olması önemli değil" açıklamasını yapıyor.