Dünya
03 Şub 2020 16:44 Son Güncelleme: 03 Şub 2020 17:15

Endonezya'da kadın kırbaç ekibi tanıtıldı

Endonezya'nın şeriat kurallarının uygulandığı tek kenti Açe'de ilk kadın kırbaçlama ekibi tanıtıldı.

Endonezya'da kadın kırbaç ekibi tanıtıldı

Kadın kırbaç ekibinin en yeni üyesi, işe başlamadan önce aldığı eğitimin ardından, evli olmadığı bir erkekle otel odasında yakalanan kadın mahkumu cezalandırdı.

 Dünyanın en kalabalık Müslüman nüfusuna sahip ülkedeki kentte, evlenmeden önce cinsel birliktelik yaşamak "ahlak suçu" sayılıyor. Suçlu bulunanlarsa kamış sapıyla cezalandırılıyor.

İlk görevini yerine getiren kadın kırbaç görevlisi için AFP haber ajansına konuşan Açe Şeriat Polis Şefi Zakwan, "Bence iyi iş çıkardı. Güzel bir tekniği var" değerlendirmesi yaptı.

Zina suç oranının ve cezalandırmaların arttığının belirtildiği Açe'de yetkililer, kadın faillerin kadınlar tarafından kırbaçlanmasını emreden İslam yasalarına uymaya çalıştıklarını söylüyor.

Ancak Banda Açe'nin Şeriat Uygulama Birimi Başkanı Safriadi'ye göre, kadınları kırbaçlama işine dahil etmek kolay olmadı ve ilk kadın takımını kurmak yıllar aldı.

"Allah'ın kurallarını çiğneyenler için merhamet yok" telkini

Nihayetinde tümü şeriat memuru olan 8 kadın kırbaç görevlisi olmayı kabul etti ve teknik açıdan eğitildi.

Zakwan, "Onlara rollerini daha iyi anlamaları için yaptığımız şey bir nevi telkin: 'Allah'ın kurallarını çiğneyenler için merhamet yok'" şeklinde konuşuyor.

Açe'de toplum önünde kırbaçlama, eş cinsellik, evlilik öncesi cinsel birliktelik, alkol tüketimi, zina, kumar gibi birçok suçun ortak cezası olarak uygulanıyor.

Yaklaşık 220 bin nüfuslu kentte şeriat polisi günde 3 kez sokaklarda devriye geziyor.

Ancak bazılarına göre Açe'de şeriatın çok daha sert bir şekilde uygulanması gerekiyor. Kentte yaşayan Saiful Tengkuh, "Sadece kırbaçlama değil, Açe'nin taşlama gibi daha ağır cezalara ihtiyacı var. Zina yapan birinin 100 kez taşlanması gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Uluslararası Af Örgütü ise bu tarz cezalandırma yöntemlerini "barbarca", "insanlık dışı" ve işkence olarak nitelendirerek kınıyor.